Salı, Şubat 07, 2006

Söylesene bana hayat seni üzecek kadar uzun mu? Dedi adam candostuna.Öyle bunalmıştı ki kız hiçbirşey onu rahatlatmıyordu.Hani gelince üst üste gelirdi ya hep.İşte öyle oluyordu.Sonra kendi kendine , yaşama sanatı işte böyle ,hayat denen ustanın kapısında gide gele, sürüne sürüne bir gün mutluluktan uçarken ertesi gün betona pike yaparak, kafa göz yararak, tam isyan ederken hayat denen usta tarafından şımartılarak öğreniliyordu.Yani o kadar çok duygu bazen o kadar karmaşık yaşanıyordu ki idmanlı değilsen tamamdı işin ya ruh hastası olursun ya da sadece nefes alan bir kütle.Bu iş böyle.
Rahat etmek yok.Gerilmeler ve gevşemeler var.Böyleydi evet ..O da biliyordu ama o da taştan duvardan değildi sonuçta etten kemikten hemde en yoğun şekilde duygudan ibaret bir insan kızıydı.
Son zamanlarda ne kadar şeyi ötelediğini farketti hayatında.Hayır canım bu da sorun mu, hayatta neler oluyor derken kendi iç depremini nasılda bastırdığını farketti.Oysa bastırmakla yok etmek başka şeylerdi.Bastırınca, bastırırdın o da başka bir yerden çıkardı üstelik haber vermeden sürpriz yaparak.Ama yok etmek öylemiydi ya? Yok edince yok olurdu.Hiç olurdu.Beyninde yok yer kaplamazdı, ama bastırılan kaplardı.O da aslında sonradan bünyeye girdiği için çıkıntı olurdu bir zaman sonra..Göbek nasıl göze batarsa o çıkıntı da ruha batardı öyle.
Arkadaşı demişti ki sen çok duygulu bi kızsın ya yok saydın içine attın bak işte sana döndüler.
Ne kadar da doğru demişti.Evet sorunları hayati değildi ve çevresinde çok daha büyük sorunlu kişiler vardı.Ama bu da onun sorunuydu ve onu sarsıyordu.
Ve karar vermişti kimseye o kadar kalbini akıtmayacaktı.Başkalarından dinlediği olumsuz yaşanmışlıklarla o kadar güçlü bir empati kuruyordu ki bir süre sonra tüm dinledikleri onun benliğine giriyordu ve o yaşıyordu.
E be salak kızım iyi şeyler içinde böylesi bir empati kursan kendini dengelersin ama yok...nerdeeee...dedi kendi kendine..
Sonra dedi ki can dostu, aslanlar gibi bir kocan var, ah dediğinde ayaklanacak bir ailen, yetişin dediğinde yetişecek üç- beş müridin (en çok da buna gülmüştü) daha ne istersin ki? Sen içine atma, bu kadar da ciddiye alma.Gelmek istemeyenin bir sebebi vardır elbet bir ona danışmak lazım.Kalıp gitmeyeninde öyle..
Gitme zamanınız geldiyse o yerin hayatınızda ki görevi bitmiştir de gidiyorsunuzdur.Bu kadar da dert etme......
Daha bir sürü şey dedi adam kıza.Kız çok rahatladı.Ama yine gerilecekti bunu biliyordu .Ama olsun şimdi iyiydi.Dediki dostuna, belki bundan bir öykü çıkar..
Öykü çıkmadı ama yazı çıktı.Yazmakda iyi "geliyordu"."Gelmek isteyenin sebebi var"dı ya bunun ki de rahatlatmakdı.

Hiç yorum yok: