Perşembe, Ocak 26, 2006

Pallas İyi Okumalar Diler

Halil bu kez feci parasız kalmıştı. "Nasıl oluyorda düzenli maaşım varken ve kendi evimde otururken bu kadar parasız kalıyorum? diye soruyordu kendine.Çoğu zaman cevabını bulamıyordu.
Oysa yanıt basitti.Evde , babaevinde gördüğü şaşalı hayatı aynen yaşamak isteyen bir kadın vardı.Biraz dikkat edilse hiç bu kadar sıkıntı çekmezlerdi.Ama öyle değildi işte.
Halil tüm bunların muhasebesini yapamayacak kadar aptalmıydı yoksa karısına çok mu aşıktı , belli değildi.
Yakınlarda birkaç ay önce karısı evi terketmiş babasının evine gitmiş, bebeğide götürmüştü.Halil yıkılmıştı.Çaresiz yaralı bir kedi gibi kıvrandı kaç gün.Gönül alma turları, telefonlar, çiçekler derken kadın eve döndü.Şimdilerde araları iyiydi.İyiydi de kazandığı yetmiyordu işte.
Ay sonunun gelmesine daha onbeş gün vardı ve cebinde ekmek parası bile yoktu.İşyerindeki bir arkadaşından eve giderken borç aldı.Ekmeği ile evin yolunu tuttu.Eşi onu karşıladı.Oğlu bacaklarına sarıldı.Oğlanı kucağına alınca parasızlığı unuttu.
Eşi yemeği hazırlarken Halil'de televizyon izliyordu.Bir an televizyonun üzerindeki 2 lira dikkatini çekti.O sırada eşi içeri girdi.
"Bu para nerden çıktı canım?" dedi.
"Oğlanın süt parasıydı Halil ama almadım vallahi " dedi.
"Neden" dedi Halil.
"Ne bileyim sen telefonda param yok deyince ben de lazım olur diye almadım işte."
İçi burkuldu karıkocanın...Ama birbirlerine belli etmediler.Yemeklerini yediler.Canı çok sıkılmıştı.Aniden ayağa kalktı.Ellerini bile yıkamadan televizyonun üstünde ki parayı aldı.Üstüne birşeyler geçirirken eşi,
"Nereye Halil?" dedi.Cevap vermedi.
"Altılı oynayacaksın değil mi?"
"Evet" dedi.
Bu kez kadın çok kızmıştı.Lanet olsun bu adama dedi içinden.Çocuğunun süt parasına kumar oynayan bir adamla mı evlendim ben?Yok yok bu kadar da olmaz.
........
Öbür tarafta Halil soğuk havada elleri ceplerinde ağzından buhar çıkarak yürüyordu.Bir sigara yaktı.Vijdanı ve içindeki umudu savaş halindeydi.Ya tutarsa diyordu umudu, nah tutar diyordu vicdanı.Sen bakmaya kıyamadığın çocuğunun süt parasına kumar oyna sonrada şansın senden yana olmasını iste.Yok yok bu kadarı da terbiyesizlik.Düpedüz kumarbazlık.
Kumarbazlık değildi be ..Çaresizlikti.Ayazdan mı dertten mi gözleri yaşardı.Ay sonuna 15 gün var daha .Cepte para yok.Elektrik faturası geldi.Su, gelmek üzere.Kredi kartı borcu boyumu aştı.
Hırsızlık yapan adamla, işinde gücünde normal bir adamın arasında ki ince çizgideydi aslında.İşte böyle yapıyordu hayat insanı.Yaşamsal ihtiyaçlar için suçlu olunabilirdi belkide.Sigası bitti.Kahve göründü.Sobası yanan tahta sandalyeli mekana girdi.Tanıdık yüzlerle selamlaştı.Konuşacak hali yoktu.
Bir çay söyledi ayıp olmasın diye.Bir sigara daha yaktı.1.5 liralık altılı oynadı.Biraz daha oyalandı çekti eve gitti.Kahve üstüne üstüne geldi
Karısı oğlanı uyutmuş oturuyordu bir başına.Pek konuşmadılar.
"Oynadın di mi" dedi kadın "evet" dedi.İfadesiz bir ses tonu ile.
Bir süre sonra kanalı değiştirdi oynadığı yarışın başlamasına biraz daha zaman vardı.
İçi daraldı yine..Karısına "bak dedi bundan sonraki yarışta 7 numara kazanırsa yaşadık, ben kahveye gidiyorum sen izle ben de oradan izleyeceğim.Duramıyorum sıkıldım burada"
Karısı çok kızgındı.Fakirin ekmeği işte umut.Ne diyeceğini şaşırdı adama bişeyler kekeledi kızgınlıkla ama anlaşılmadı.Zaten Halil çıkmıştı bile o sırada.
Kadın evde Halil kahvede televizyon açık ,gözler umutsuz, kalplerde acı,dillerde dua öylece bakıyorlardı.Böyle zamanlarda ne düşündüğü de belli olmazdı insanın.Karmakarışık öylece bakıyorlardı işte.Yarış başladı, her yarış gibi.
Zaman geçtikçe Halilin dediği at hızlanıyordu.Ha babam de babam."Hadi kızım koş kızım" diye bağırınırken buldu kadın kendini.Zengin babanın 1.5 liralık atyarışına muhtaç olan mutsuz kızı..
Halil de kahvede heyecanla bekliyordu.Kaybederim diye bağıramıyordu bile sık nefesler alarak izliyordu yarışı.Bir ara film koptu.Bi şeyler kaydı , tam algılayamadı Halil.Ama galiba favorisi birinci gelmişti.
Koşar adımlarla eve gitti.Boynuna atladı kadın.Halil şimdi anladı kazanmıştı.Birbirlerine sarıldılar zıpladılar çocuk seslerine uyandı.Gözlerini ovalayarak anne ve babasına bakıyordu.Kadın bir an durdu."Halil 1.5 liraya ne kazanılır ki?" dedi.Halil bir daha sarıldı karısına "o belli olmaz "dedi.
1.5 liralık altılıdan 2.800 lira kazanmışlardı.
Rüya gibiydi.Gerçi served değildi ama paraydı işte.
Halil 800 lira ile borçlarının bir kısmını kapattı.2.000 lirayı aldığı gibi sevgili karısının yanına geldi."Al hatun "dedi."senindir, ne istersen onu yap" kadın çıldırdı sevinçten.
İki gün sonra paradan eser yoktu ve aybaşına daha on gün vardı.
Şimdi ne mi yapıyorlar iki gün didişip, üç gün barışıp aysonunu bekliyorlar.

2 yorum:

kedi dedi ki...

slm pallasD.Ben henüz yeni yaptım blogumu.Senin yazıların tam roman tadında çok beğendim.Ben de beklerim

PALLAS dedi ki...

merhaba biyonikkedi..yazılarım hakkındaki yorumun için teşekküe ederim.aramıza hoşgeldin.iadei ziyaret yapacağım en kısa sürede..